29 Eylül 2025 Pazartesi

2026’da Artan Emlak Vergisi Yükü: Mülk Sahiplerini Neler Bekliyor?

 

1. Giriş

Türkiye’de emlak vergisi, hem mülk sahiplerinin mali yükümlülüklerini hem de belediyelerin gelir kalemlerini doğrudan etkileyen önemli bir unsurdur.
Resmî Gazete’de  09 Ağustos 2025 tarihinde yayımlanan Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 87) ile 2026 yılı için uygulanacak bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ciddi oranda artırıldı.

Bu gelişme, özellikle büyükşehirlerde gayrimenkul sahipleri açısından önemli bir vergi artışı anlamına geliyor.


2. Yeni Düzenleme ve Rakamlar

Tebliğ ile belirlenen yeni bina metrekare maliyet bedelleri, 2026 yılında uygulanacak emlak vergisi hesaplamalarının temelini oluşturacak.

  • Meskenler için maliyet bedelleri:

    • Alt sınır: 474,70 TL/m²

    • Üst sınır: 21.776,10 TL/m²

Bu değerler, arsa rayiç bedeli ile birleşerek emlak vergisinin matrahını oluşturuyor. Dolayısıyla, sadece bina maliyetindeki bu artış bile doğrudan daha yüksek vergi anlamına geliyor.

📌 Önemli Not: Emlak vergisi oranları değişmedi. Ancak matrah yükseldiği için ödenecek vergi artacak.


3. Tarihsel Süreç ve Karşılaştırma

  • 2024 yılı: Meskenler için en düşük maliyet bedeli yaklaşık 356 TL/m² seviyesindeydi.

  • 2025 yılı: Bu rakam 474,70 TL/m²’ye çıkarıldı.

  • 2026 yılı (yeni düzenleme): Artışla birlikte üst sınır 21.776,10 TL’ye ulaştı.

Son iki yılda yapılan düzenlemelerle birlikte, özellikle lüks konutlarda ve büyükşehirlerdeki gayrimenkullerde emlak vergisi yükü katlanarak artmış oldu.


4. Kimler Daha Çok Etkilenecek?

  • Büyükşehirlerde mülk sahipleri: İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde emlak vergisi çarpanı zaten %100 artırımlı uygulanıyor. Yeni maliyet bedelleriyle bu yük daha da artacak.

  • Yatırım amaçlı gayrimenkul sahipleri: Birden fazla dairesi ya da ticari gayrimenkulü olan kişiler için toplam maliyet ciddi düzeyde yükselecek.

  • Lüks konut ve villa sahipleri: Üst segment maliyet bedeli artışı en çok bu kesimi etkileyecek.


5. İtiraz Hakkı Var mı?

Burada ayrım yapmak çok önemli:

a) Tebliğ ile belirlenen bina maliyet bedelleri

  • Bakanlık tarafından belirlenir ve Resmî Gazete’de yayımlanır.

  • Genel düzenleyici işlem niteliğindedir.

  • Bireysel olarak belediyeye itiraz edilemez.

  • Ancak, Danıştay’da iptal davası açılabilir (2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu kapsamında).

b) Arsa rayiç bedelleri

  • Belediyelerce her 4 yılda bir belirlenir, aralarda da güncellenebilir.

  • Eğer rayiç bedel fahiş bulunursa, mülk sahibi belediyeye yazılı itiraz edebilir.

  • İtiraz reddedilirse, vergi mahkemesine başvuru hakkı vardır.

📌 Örnek: 2026 yılında bina maliyet bedellerine doğrudan itiraz edemezsiniz. Ama belediyenin arsa rayiç bedelini yüksek bulursanız, hem belediye hem de yargı yoluyla hakkınızı arayabilirsiniz.


6. Mali Planlama ve Yatırımlara Etkisi

Bu düzenleme, gayrimenkul piyasasında da dengeyi değiştirecek:

  • Yatırımcılar, kira geliri ile emlak vergisi arasındaki dengeyi yeniden hesaplamak zorunda kalacak.

  • Mülk sahipleri, özellikle düşük kira getirisi olan bölgelerde, artan vergi yükü nedeniyle satış veya portföy daraltma yoluna gidebilir.

  • Belediyeler içinse bu düzenleme, artan gelir kaynağı anlamına geliyor.


7. Sonuç ve Öneriler

2026 yılı itibarıyla emlak vergilerinde hissedilir artış kaçınılmaz görünüyor.

  • Bina maliyet bedeli artışına doğrudan itiraz edilemez.

  • Arsa rayiç bedellerine ise itiraz ve dava hakkı her zaman vardır.

  • Mülk sahiplerinin bu dönemde:

    • Belediyelerin ilan edeceği rayiç bedelleri yakından takip etmeleri,

    • Gerekirse yasal sürede itiraz başvurusu yapmaları,

    • Gayrimenkul yatırımlarını getiri-gider dengesi açısından yeniden değerlendirmeleri büyük önem taşıyor.


✍️ Son Söz:
Emlak vergisi artık sadece yıllık rutin bir ödeme değil, ciddi bir mali planlama unsuru haline geldi. 2026’ya girerken mülk sahiplerinin, hem belediye duyurularını hem de hukuki haklarını iyi bilmesi gerekiyor.

https://www.turmob.org.tr/arsiv/mbs/resmigazete/32981-RG.pdf

23 Eylül 2025 Salı

İthal Otomobillere Uygulanan Gümrük Vergilerinde Değişiklik – Ne Anlama Geliyor?

 

22 Eylül 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı (No: 10436) ile, AB ve Serbest Ticaret Anlaşması kapsamı dışındaki ülkelerden ithal edilen binek otomobillere ek gümrük vergileri getirildi.

Yeni oranlar şöyle:

  • Konvansiyonel ve hibrit araçlar (plug-in hariç): %25 veya minimum 6.000 USD (hangisi yüksekse)

  • Plug-in hibrit araçlar: %30 veya minimum 7.000 USD

  • Tam elektrikli araçlar: %30 veya minimum 8.500 USD

  • ABD menşeli araçlara uygulanan ek vergiler kaldırıldı.

Karar, yayımı takip eden 60. gün (21 Kasım 2025) itibarıyla yürürlüğe girecek.


Bu Düzenlemenin Olası Etkileri

1. Araç Fiyatlarına Yansıma

  • Özellikle Çin ve Güney Kore menşeli elektrikli araçlarda ciddi fiyat artışları bekleniyor.

  • Minimum USD tabanlı vergi, döviz kuruna bağlı olarak fiyatlarda sert yükseliş yaratabilir.

2. Tüketici Tercihleri

  • AB menşeli markalar (Alman, Fransız, İtalyan otomobilleri) avantaj kazanacak.

  • Elektrikli araç talebinde kısa vadede yavaşlama olabilir.

3. Yerel Üretim ve Yatırımlar

  • Amaçlardan biri yerli otomotiv üreticilerini ve Türkiye’de yatırım yapan markaları korumak.

  • Togg gibi yerli üreticiler için rekabet avantajı doğabilir.

4. Uluslararası Ticaret Boyutu

  • ABD menşeli araçlarda ek yükümlülüklerin kaldırılması, iki ülke arasındaki ticari ilişkiler açısından olumlu bir adım.

  • Çin ve benzeri ülkelerden ithalata kısıtlayıcı etki yaratabilir.


Bu düzenleme, otomotiv sektöründe dengeleri değiştirecek nitelikte. Kısa vadede fiyat artışlarıyla tüketiciye yük getirse de, uzun vadede yerli üretim ve AB menşeli ithalat lehine bir kayma yaşanacak. Özellikle elektrikli araç ekosisteminin büyüme hızında geçici bir yavaşlama beklenebilir.

22 Eylül 2025 Pazartesi

Oto Ekspertiz Sektörü Teşviklerden Yararlanabilir mi?

Oto ekspertiz sektörü, Türkiye’de ikinci el araç alım-satımında güvenli ticaretin temel taşıdır. Özellikle elektrikli araçların yaygınlaşması, dijitalleşme ve yeşil dönüşüm politikalarıyla birlikte bu alandaki işletmelerin de teşviklerden yararlanma imkânları artıyor. 2026, oto ekspertiz firmaları için yeni fırsatların yılı olacak.


Mevcut Durum

Bugün oto ekspertiz işletmeleri genellikle KOBİ statüsünde faaliyet gösteriyor.

  • Hizmet sektörü oldukları için doğrudan “öncelikli yatırım” listesinde yer almıyorlar.

  • Ancak, makine-teçhizat yatırımları, dijital dönüşüm projeleri ve yeşil araç test sistemleri üzerinden dolaylı teşviklerden yararlanabiliyorlar.


2026’da Beklenen Gelişmeler

Yeni teşvik sistemi (9903 Sayılı Karar, 2025) ile birlikte:

  • Elektrikli araç ve batarya test sistemlerine yatırım yapan oto ekspertizler, “yeşil dönüşüm yatırımları” kapsamında desteklenecek.

  • Yapay zekâ tabanlı hasar tespit sistemleri, dijitalleşme yatırımları olarak teşvik edilecek.

  • Veri tabanlı raporlama altyapıları (bulut sistemler) KOBİ destekleriyle uyumlu olacak.

  • Geleneksel, düşük teknolojiye dayalı oto ekspertiz yatırımları ise teşvikten faydalanamayacak.


Başvuru Şartları

Oto ekspertiz firmalarının teşviklerden yararlanabilmesi için:

  1. Yatırım Teşvik Belgesi almak üzere Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na (E-TUYS sistemi) başvuru yapması,

  2. Yatırımın asgari makine/teçhizat değeri kriterini karşılaması,

  3. Çevre ve sürdürülebilirlik yatırımlarında ÇED raporu veya karbon ayak izi ölçümü sunması,

  4. Dijitalleşme yatırımlarında proje planı, yazılım/hardware yatırım listesi hazırlaması gerekir.


Sağlanacak Olanaklar

  • KDV ve Gümrük Vergisi İstisnası → Yeni test cihazı, batarya analiz ekipmanı ve ithal yazılımlar için.

  • Vergi İndirimi → Yatırım katkı oranı ile kurumlar vergisinde düşüş.

  • SGK İşveren Payı Desteği → Personel istihdamı için maliyet avantajı.

  • Faiz/Kâr Payı Desteği → Kredi ile alınan makine/teçhizat için.

  • Yatırım Yeri Tahsisi → OSB içinde büyümek isteyen firmalara uygun alan sağlanması.

  • KOSGEB Destekleri → KOBİ statüsündeki ekspertizler için dijitalleşme ve e-ticaret altyapısı hibeleri.


Kimler Yararlanabilir?

  • Elektrikli Araç Ekspertiz Merkezleri: Batarya sağlığı ölçüm cihazı, yazılım entegrasyonu kuran işletmeler.

  • Dijital Oto Ekspertiz Şirketleri: Yapay zekâ ile hasar tespiti, online raporlama, blockchain tabanlı ekspertiz kayıt sistemleri geliştirenler.

  • KOBİ’ler: ERP, bulut muhasebe, dijital müşteri yönetim sistemleri kuran oto ekspertiz firmaları.

  • Büyük Yatırımcı Konsorsiyumları: Türkiye genelinde zincir ekspertiz ağları kurmak isteyen yatırımcı grupları.


Beklenen Etkiler

  • Olumlu:

    • Elektrikli araç pazarının büyümesiyle, bu alana yatırım yapan ekspertizlerin teşvik avantajıyla hızlı büyümesi.

    • Dijitalleşen ekspertiz firmalarının ulusal çapta rekabet avantajı elde etmesi.

    • KOBİ destekleri sayesinde küçük ekspertiz merkezlerinin modern cihazlara erişiminin kolaylaşması.

  • Olumsuz:

    • Sadece klasik (manuel test cihazı) ekspertiz yapan işletmelerin rekabette geride kalması.

    • Yatırımların daha yüksek maliyetli hale gelmesi nedeniyle, teknolojik dönüşüm yapmayan işletmelerin teşviklerden mahrum kalması.


Resmî Kaynaklar


Sonuç

2026’da oto ekspertiz sektörü için oyunun kuralları değişiyor:

  • Elektrikli araç ve batarya testleri → yüksek teknoloji teşviki

  • Dijital hasar tespiti ve raporlama → dijitalleşme teşviki

  • KOBİ altyapı yatırımları → KOSGEB destekleri

👉 Yani klasik ekspertiz hizmetleri teşvikten yararlanamayacak, ama yenilikçi ve teknoloji odaklı ekspertiz firmaları 2026’da ciddi avantajlar elde edecek.

2026 Yatırım Teşvikleri: Detaylı Yol Haritası

 

Yeni Teşvik Sistemi Genel Çerçevesi

  • 30 Mayıs 2025 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan 9903 Sayılı “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkındaki Karar” ile eski teşvik kararları (2012/3305 ve 2018/11201 sayılı kararlar) yürürlükten kaldırıldı ve yeni sistem devreye girdi.

  • Yeni sistem, özellikle Türkiye Yüzyılı Kalkınma Hamlesi programıyla bütünleşik bir yapı kazandı.


Destek Unsurları ve Oranlar

Yeni sistem kapsamında destek unsurları ve avantajlar şöyle:

Destek UnsuruDetaylar
Vergi İndirimi
Kurumlar vergisi indirimi destekleri; öncelikli yatırımlarda ve Hedef Yatırımlar kapsamında oranlar %60’a kadar çıkabiliyor.

Yatırıma Katkı Oranı

Türkiye Yüzyılı Kalkınma Hamlesi’ndeki Teknoloji Hamlesi ve Yerel Kalkınma Hamlesi programlarında, belirlenen yatırımlarda yüksek katkı oranları sunuluyor. 

Faiz/Kâr Payı Desteği
Yatırım kredilerinde 11,5 ila 18,4 puan arasında faiz/kar payı desteği sağlanıyor. 

Makine Desteği

Türkiye Yüzyılı Kalkınma Hamlesi kapsamında, makine ve teçhizat alımlarına yönelik nakdi destek; makine/teçhizat bedelinin belli bir yüzdesi kadar destek veriliyor. 

Yatırım Yeri Tahsisi
OSB’ler ve Bakanlıkça belirlenen rezerv alanlarda uygun yer tahsisi sağlanacak. 

Kimler Faydalanabilir? Şartlar & Kriterler

Aşağıdaki şartları taşıyan yatırımcılar yeni teşviklerden yararlanabiliyor:

  • T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na “Yatırımlarda Devlet Yardımları Kararı” kapsamında teşvik belgesi için başvurmak. E-TUYS sistemi üzerinden müracaat yapılmalı. 

  • Proje odaklı yatırımlar olması; yatırımların kalkınma planlarıyla uyumlu olması, teknolojik dönüşüm, dijitalleşme, yeşil dönüşüm gibi öncelikli alanlarda yer alması.

  • Makine ve teçhizat alımlarının belirli değerleri aşması, bazı destekler için makine bedelinin belli bir yüzdesinin kendi öz kaynakla karşılanması şartları getirildi.

  • Çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararı veya “Gerekli Değildir” kararı olması gereken yatırımlar için ÇED belgesi şartı.


Kimler Faydalanamayabilir?

  • Teşvik Kararı kapsamında desteklenmeyen sektörlerde faaliyet gösteren yatırımlar.

  • Genel Teşvik Sistemi dışında kalan bazı makine/tezgahtan faydalanmasa bile gümrük vergisi muafiyetinden yararlanamayacak yatırımlar. 

  • Kullanılmış makine & ekipman ithalatında sınırlamalar var; yenilenmiş veya kullanılmış makine-teçhizat bazı teşviklerde kabul edilmiyor. 


Uygulama Süreci, Başvuru Adımları

  1. Proje Hazırlığı: Fizibilite, sektör analizleri, çevresel etki değerlendirmesi gibi çalışmalar yapılmalı.

  2. E-TUYS ile Başvuru: Teşvik belgesi için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın E-TUYS portalı üzerinden başvuru yapılır. Gerekli belgelerin yüklendiğinden emin olunmalı. 

  3. Değerlendirme: Proje odaklı olarak, ilgili program kapsamında (Teknoloji Hamlesi, Stratejik Hamle vb.) değerlendirme yapılacak. 

  4. Teşvik Belgesinin Verilmesi ve Uygulama: Onaylanan belgenin ardından destek unsurlarından faydalanılır; finansman, vergi, teşvik gibi avantajlar uygulanır.

  5. Takip ve Raporlama: Yatırım ilerleme raporları sunulması gerekebilir; program şartlarına uyum kontrol edilir. 


Beklenen Etkiler

  • Yatırımcılar yeşil ve dijital dönüşüme yönelerek hem maliyet avantajı hem de uzun vadeli rekabet avantajı elde edecek.

  • Geleneksel, düşük teknolojili üretim yapan işletmeler destek avantajlarını kaybedebilir ya da daha az alana yayılabilir durumda olacak.

  • Bölgesel gelişmişlik farklılıklarının azaltılması yönünde yatırımlar teşvik edilecek; destekler, daha dezavantajlı bölgelerdeki yatırımcılar için cazip hale gelecek. 


Resmî Kaynaklar


Yararlanabilecek Sektörler

1. Yeşil Dönüşüm ve Enerji Sektörü

  • Yenilenebilir enerji yatırımları (güneş, rüzgâr, biyokütle, jeotermal).

  • Enerji verimliliği projeleri (sanayi tesislerinde enerji tüketimini azaltan yatırımlar).

  • Karbon yakalama ve depolama teknolojileri.

  • Elektrikli araç şarj istasyonu altyapıları.
    📌 Özel Not: Bu yatırımlar, AB Yeşil Mutabakatı ve CBAM (Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması) ile uyum için öncelikli destek kapsamına alınmıştır.


2. Dijitalleşme ve Teknoloji Altyapısı

  • Veri merkezleri, bulut bilişim altyapıları.

  • Siber güvenlik yatırımları.

  • 5G/6G iletişim altyapısı ve dijital hizmet platformları.

  • Yapay zekâ destekli üretim sistemleri.
    📌 Özel Not: Dijitalleşme yatırımlarına hem vergi indirimi hem de faiz/kâr payı desteği öncelikli sağlanmaktadır.


3. Yüksek Teknoloji ve İleri Sanayi

  • Elektrikli araç üretimi, batarya teknolojileri.

  • Biyoteknoloji ve ilaç sanayi (özellikle yerli aşı, medikal cihaz üretimi).

  • Nanoteknoloji ürünleri.

  • Savunma sanayii yatırımları.
    📌 Özel Not: Bu yatırımlar, “Türkiye Yüzyılı Kalkınma Hamlesi – Teknoloji Hamlesi Programı” kapsamında destekleniyor.


4. Tarım ve Gıda Sanayii (Seçici Desteklerle)

  • Sürdürülebilir tarım teknolojileri,

  • Akıllı sulama ve gübreleme sistemleri,

  • Organik tarım yatırımları,

  • Tarımsal atıkların enerjiye dönüştürülmesi projeleri.
    📌 Özel Not: Geleneksel tarım yatırımları destekten çıkarken, yüksek verimlilik ve dijitalleşme odaklı tarım projeleri teşvik kapsamına girdi.


5. Lojistik ve Ulaşım Altyapısı

  • Lojistik merkezleri, soğuk zincir depolama sistemleri.

  • Demiryolu ve denizyolu taşımacılığı altyapısı yatırımları.

  • Liman modernizasyonu ve intermodal taşımacılık projeleri.
    📌 Özel Not: Bu yatırımlar, ihracat odaklı büyümeyi desteklediği için öncelikli sayılıyor.


6. KOBİ’ler ve E-Ticaret Altyapısı

  • Dijitalleşme yatırımları (ERP, e-fatura, bulut muhasebe).

  • E-ticaret lojistik altyapısı, mikro ihracat destekli platformlar.

  • İhracat odaklı üretim yatırımları.
    📌 Özel Not: KOSGEB iş birliğiyle KOBİ’ler için ayrı teşvik paketleri planlanıyor. 

  • Böylece Türkiye’nin 2030 vizyonu doğrultusunda teşvikler, düşük maliyet – yüksek rekabet gücü – çevresel uyum üçlüsünü sağlamayı amaçlıyor.

2026 Teşviklerin Yol Haritası

 

Serbest Bölgeler → Katma Değerli İhracat Şartı

  • Başvuru Şartları:

    • Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. üzerinden faaliyet ruhsatı alınmalı.

    • İhracat odaklı üretim yapılması, ürünün yüksek katma değer taşıması (teknoloji, inovasyon).

  • Olanaklar:

    • Kazançların kurumlar vergisinden istisnası,

    • Gümrük vergisi muafiyeti,

    • KDV ve ÖTV istisnaları.

  • Resmî Kaynak: Ticaret Bakanlığı – Serbest Bölgeler


Ar-Ge Bölgeleri → Yüksek Teknoloji Projelerine Odak

  • Başvuru Şartları:

    • Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında teknoparklara kabul.

    • Ar-Ge veya yenilik faaliyetinin kanıtlanması (proje dosyası, bütçe, insan kaynağı).

  • Olanaklar:

    • Gelir vergisi stopajı teşviki,

    • Damga vergisi istisnası,

    • SGK işveren payı desteği,

    • Gümrük vergisi muafiyeti (donanım/teçhizat için).

  • Resmî Kaynak: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı – Ar-Ge ve Tasarım Teşvikleri


Yatırım Teşvikleri → Yeşil ve Dijital Dönüşüm Yatırımları

  • Başvuru Şartları:

    • Yatırım Teşvik Belgesi almak için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na başvuru.

    • Yatırımın asgari tutarları sağlaması (bölgeye ve sektöre göre değişiyor).

    • Stratejik yatırım veya öncelikli sektör (enerji verimliliği, dijital altyapı, yeşil dönüşüm).

  • Olanaklar:

    • KDV istisnası,

    • Gümrük vergisi muafiyeti,

    • Vergi indirimi,

    • Sigorta primi desteği,

    • Yatırım yeri tahsisi.

  • Resmî Kaynak: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı – Teşvik Uygulamaları


Sürdürülebilirlik → Karbon Emisyonu Düşük Yatırımlar İçin Avantaj

  • Başvuru Şartları:

    • Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı kriterlerine uygun üretim.

    • Karbon ayak izi ölçümü ve raporlanması.

    • AB uyum süreçleri (CSRD, Yeşil Mutabakat) çerçevesinde taahhüt verilmesi.

  • Olanaklar:

    • Çevre dostu yatırımlar için vergi indirimleri,

    • Yeşil finansman kredileri,

    • AB pazarında ek vergi avantajı (CBAM’a uyum).

  • Resmî Kaynak: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı


KOBİ’ler → Dijitalleşme ve İhracat Destekleri

  • Başvuru Şartları:

    • KOSGEB veri tabanına kayıtlı olmak.

    • Dijitalleşme, e-ticaret veya ihracat kapasitesi artırmaya yönelik proje sunmak.

  • Olanaklar:

    • Yazılım, donanım, e-ticaret altyapısı için hibe,

    • Mikro ihracat destekleri,

    • Lojistik ve danışmanlık desteği.

  • Resmî Kaynak: KOSGEB – KOBİ Destekleri


Genel Özet

2026 yılında teşvik ve istisnalar:

  • Hedef odaklı (yüksek katma değer, stratejik sektörler),

  • Sürdürülebilirlik uyumlu (yeşil enerji, düşük karbon),

  • KOBİ dostu (dijitalleşme ve ihracat),

  • AB uyumlu (Yeşil Mutabakat ve CSRD’ye entegrasyon).

Böylece Türkiye’nin 2030 vizyonunda, teşvikler salt mali kolaylık değil, aynı zamanda küresel rekabet gücü artırıcı politika araçları haline gelecek.

2026’da Teşvik ve İstisnalar: Yeni Dönemin Yol Haritası

 2026 yılı vergi politikalarında sadece yükümlülükler değil, aynı zamanda teşvik ve istisna mekanizmalarının yeniden şekillenmesi de gündemde olacak. Amaç, Türkiye’nin yatırım, ihracat ve Ar-Ge stratejilerini daha seçici ve hedef odaklı hale getirmek. İşte beklenen başlıca düzenlemeler:


🌍 1. Serbest Bölgeler

  • Mevcut Uygulama: Serbest bölgelerde ihracata dayalı üretim yapan firmaların kazançları kurumlar vergisinden istisna. Ancak bu teşvik, düşük teknolojili üretimi de kapsıyor.

  • 2026 Beklentisi:

    • İstisnaların kapsamının yüksek teknoloji, inovasyon ve katma değerli ürünlere odaklanacak şekilde daraltılması,

    • Düşük teknoloji üretim yapan şirketlerin teşviklerden daha az yararlanması.

  • Ek Öngörü: Serbest bölgelerde yeşil dönüşüm (enerji verimliliği, karbon ayak izi azaltma) kriterlerinin de teşvik şartı haline gelmesi olası.

📌 Etki: İhracat hacmi yerine ihracatın niteliği ön plana çıkacak.


🧪 2. Ar-Ge ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri

  • Mevcut Uygulama: Gelir vergisi stopajı, damga vergisi ve sigorta prim teşvikleri ile teknoparklarda faaliyet gösteren şirketler destekleniyor.

  • 2026 Beklentisi:

    • Bu desteklerin süre ve oranlarının yeniden düzenlenmesi,

    • Daha az ama daha yüksek katma değerli projelere yönlendirilmesi,

    • Uluslararası patent ve ticarileşme hedeflerine ulaşmayan projeler için teşviklerin azaltılması.

  • Ek Öngörü: Yapay zekâ, biyoteknoloji, fintech ve yeşil enerji alanlarında faaliyet gösteren teknopark şirketlerinin öncelikli destek alması.

📌 Etki: Şirketler için “proje seçiciliği” zorunluluğu artacak.


🏗️ 3. Yatırım Teşvikleri

  • Mevcut Uygulama: Stratejik yatırımlar için KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, SGK prim desteği gibi uygulamalar mevcut.

  • 2026 Beklentisi:

    • Teşviklerin daha hedefli hale gelmesi,

    • Özellikle yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve stratejik sektör yatırımlarına odaklanılması,

    • Geleneksel sektörlere sağlanan bazı avantajların azaltılması.

  • Ek Öngörü: AB Yeşil Mutabakatı ve CSRD (Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi) ile uyumlu yatırımlara daha fazla destek verilmesi.

📌 Etki: Sürdürülebilirlik ve teknoloji odaklı yatırımlar öne çıkacak.


🌱 4. Çevre ve Sürdürülebilirlik Teşvikleri

  • 2026’da, çevre dostu üretim yapan firmalar için yeni mali teşvikler bekleniyor.

  • Özellikle:

    • Karbon emisyonu düşük yatırımlar,

    • Enerji verimliliği projeleri,

    • Atık geri dönüşüm tesisleri için özel vergi avantajları gündeme gelebilir.

  • Bu alanlarda faaliyet gösteren şirketler, AB pazarına girişte hem rekabet avantajı hem de ek teşvik elde edecek.

📌 Etki: Sürdürülebilir üretim yapan firmalar maliyet avantajı yakalayacak.


💼 5. KOBİ’lere Yönelik Düzenlemeler

  • Küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler) için teşviklerin sadeleştirilmesi planlanıyor.

  • Özellikle:

    • Dijitalleşme,

    • E-ticaret altyapısı,

    • İhracat kapasitesi geliştirme gibi alanlarda özel destek mekanizmaları gündeme gelecek.

📌 Etki: KOBİ’ler için dijital dönüşüm ve ihracat teşvikleri ön plana çıkacak.


🔎 Genel Değerlendirme

2026’da teşvik ve istisna politikaları, artık “herkese aynı destek” anlayışından çıkıp seçici, odaklı ve stratejik alanları destekleyen bir yapıya dönüşecek.

  • Serbest bölgeler → Katma değerli ihracat şartı

  • Ar-Ge bölgeleri → Yüksek teknoloji projelerine odak

  • Yatırım teşvikleri → Yeşil ve dijital dönüşüm yatırımları

  • Sürdürülebilirlik → Karbon emisyonu düşük yatırımlar için avantaj

  • KOBİ’ler → Dijitalleşme ve ihracat destekleri

Sonuç olarak, teşvik ve istisnalar Türkiye’nin 2026–2030 vizyonu ile uyumlu şekilde, hem yerel hem küresel rekabet gücünü artırmayı hedefleyecek.

2026: Türkiye’de Vergi Mevzuatında Üç Büyük Dönüşüm

 2026 yılı, vergi sisteminde sadece yıllık güncellemelerden ibaret olmayacak; köklü yapısal dönüşümler yaşanacak. Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğler ve Orta Vadeli Program (OVP) verileri dikkate alındığında üç kritik değişim öne çıkıyor: artan emlak vergisi yükü, vergi dijitalleşmesinin tamamlanması ve vergi gelirlerinin artırılması hedefi.


🏠 1. Artan Emlak Vergisi Yükü

  • Resmî Gazete’de yayımlanan Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 87) ile 2026 yılı için bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ciddi oranda artırıldı.

  • Meskenler için 474,70 TL’den başlayan ve 21.776,10 TL’ye kadar çıkan maliyet bedelleri, doğrudan emlak vergisi matrahlarına yansıyacak.

  • Bu düzenleme, özellikle büyükşehirlerdeki mülk sahipleri için hissedilir vergi artışı anlamına geliyor.

  • Belediyeler, bu düzenlemeyle gelirlerini artırırken; mülk sahipleri için emlak vergisinin, mali planlamada daha önemli bir kalem haline gelmesi bekleniyor.

📌 Etki: Gayrimenkul yatırımlarında getiri-harcama dengesi yeniden hesaplanmak zorunda kalacak.


💻 2. Vergi Dijitalleşmesinin Tamamlanması

2026, Türkiye’de vergi sisteminin neredeyse tamamen dijital tabana oturacağı yıl olacak.

  • E-Belge Sistemleri:

    • 2025’te 3 milyon TL üzeri cirosu olan işletmeler için başlayan e-Fatura ve e-Defter zorunluluğu, 2026’da kapsam genişletilerek daha küçük işletmeleri de içine alacak.

    • Kağıt faturanın tamamen sona ermesi ve elektronik faturanın ana norm haline gelmesi bekleniyor.

  • E-Yoklama:

    • 7555 sayılı Kanun ile başlayan uygulama, 2026’da standart hale gelecek.

    • Yoklama fişlerinde fotoğraf, koordinat ve dijital imza zorunluluğu artık tüm yoklamalarda uygulanacak.

  • Dijital Denetim:

    • Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), mükellef verilerine anlık erişim sağlayarak “anlık denetim” modelini yaygınlaştıracak.

    • Yapay zekâ ve büyük veri analizi ile riskli işlemler daha hızlı tespit edilecek.

📌 Etki: Mükellefler için vergi uyum maliyeti artabilir, ancak uzun vadede işlemler hızlanacak ve kayıt dışılıkla mücadele güçlenecek.


📈 3. OVP’nin Vergi Gelirlerini Artırma Hedefi

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından yayımlanan Orta Vadeli Program (2024–2026), vergi politikalarının yönünü net biçimde ortaya koyuyor.

  • Vergi Tabanının Genişletilmesi:

    • Vergi dışı kalan gelirlerin sisteme dahil edilmesi hedefleniyor.

    • Özellikle dijital ekonomi, serbest meslek ve platform bazlı gelirlerde daha sıkı düzenlemeler bekleniyor.

  • İstisna ve Muafiyetlerin Azaltılması:

    • Gelir vergisi, kurumlar vergisi ve KDV’de yer alan bazı muafiyetlerin kademeli olarak daraltılması gündemde.

    • Böylece vergi yükü daha geniş mükellef kitlesine yayılacak.

  • Vergi Gelirlerinin Artırılması:

    • OVP, 2026’da bütçe gelirlerinin önemli bir kısmının vergilerden sağlanmasını öngörüyor.

    • Özellikle doğrudan vergilerin (gelir ve kurumlar vergisi) payının artırılması, dolaylı vergilerin (KDV, ÖTV) yükünün ise nispeten azaltılması planlanıyor.

📌 Etki: Şirketler ve bireyler için daha şeffaf ama daha sıkı bir vergi düzeni; devlet için ise daha yüksek ve öngörülebilir gelir yapısı.


🎯 Genel Değerlendirme

2026 yılı Türkiye vergi sistemi için bir dönüm noktası olacak.

  • Gayrimenkul sahipleri için artan emlak vergisi yükü,

  • İşletmeler için tam dijitalleşme zorunluluğu,

  • Tüm mükellefler için genişleyen vergi tabanı ve azalan istisnalar yeni dönemin temel karakterini oluşturacak.

Bu değişiklikler, hem bireysel yatırımcıların hem de şirketlerin mali stratejilerini yeniden şekillendirmesini zorunlu kılacak.

2026 Yılında Türkiye’de Vergi Mevzuatında Beklenen Düzenlemeler ve Hedefler

Türkiye’nin 2026 vergi gündemi, üç ana eksende şekilleniyor: emlak vergisi matrahlarının yükselmesi, dijitalleşmenin vergi sistemine tam entegrasyonu ve OVP (Orta Vadeli Program) çerçevesinde vergi gelirlerinin artırılması. Resmî Gazete’de yayımlanan tebliğler ve resmi programlar, 2026 yılında mükelleflerin karşılaşacağı değişiklikleri net biçimde ortaya koyuyor.


🏠 1. Emlak Vergisi Düzenlemeleri

1.1 Bina Metrekare İnşaat Maliyetleri (Resmî Gazete)

  • Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 87), 9 Ağustos 2025 tarihli ve 32981 sayılı Resmî Gazete’de yayımlandı.

  • Tebliğe göre 2026 yılı için bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri şu aralıklarda belirlendi:

    • Mesken: 474,70 TL – 21.776,10 TL

    • Ticari yapılar, sanayi tesisleri, depolar için de farklı maliyet tabloları ilan edildi.

1.2 Vergi Yüküne Etkisi

  • Bu artış, özellikle büyük şehirlerde gayrimenkul sahipleri için emlak vergisi tutarlarının yükselmesine neden olacak.

  • Belediyeler için ise önemli bir gelir artışı öngörülüyor.


💻 2. Dijital Vergi Uygulamaları

2.1 E-Belge Sistemlerinde Yaygınlaşma

  • 2025’te 3 milyon TL üzeri ciroya sahip işletmeler için başlayan e-Fatura ve e-Defter zorunluluğu, 2026’da daha geniş kitleleri kapsayacak.

  • Kağıt fatura dönemi fiilen sona erecek, elektronik belgeler ana norm haline gelecek.

2.2 E-Yoklama Fişi

  • 7555 sayılı Kanun ile başlayan dijital yoklama süreci 2026’da tam entegrasyona ulaşacak.

  • Elektronik yoklama fişlerinde koordinat bilgisi, fotoğraf ve dijital kanıt zorunluluğu artık standart olacak.

2.3 Dijital Denetim

  • Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), anlık veri erişimi ile denetimlerini elektronik ortamda sürdürecek.

  • Kayıt dışı ekonomiyle mücadelede veri analitiği ve yapay zekâ araçları daha etkin kullanılacak.


📈 3. Vergi Gelirlerinin Artırılması (OVP Çerçevesi)

3.1 Orta Vadeli Program (2024–2026)

  • Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından yayımlanan OVP, 2026 için vergi gelirlerinde artış hedefini ortaya koyuyor.

  • Strateji, doğrudan vergilerin payını artırmak, dolaylı vergilerin yükünü azaltmak üzerine kurulmuş durumda.

3.2 Beklenen Düzenlemeler

  • Gelir Vergisi Tabanının Genişletilmesi: Vergi dışı kalan bazı gelirlerin sisteme alınması.

  • İstisna ve Muafiyetlerin Azaltılması: Özellikle teşvikler ve muafiyetlerin sınırlandırılması bekleniyor.

  • Elektronik Denetimlerle Kayıt Dışılığın Azaltılması: E-belge ve e-yoklama verileri doğrudan denetime açılacak.


⚖️ 4. Vergi Türleri Üzerindeki Etkiler

4.1 Gelir Vergisi

  • Çalışanlar için gelir vergisi dilimlerinde artış, yeniden değerleme oranı üzerinden yapılacak.

  • Serbest meslek kazançlarında elektronik belge zorunluluğu genişleyecek.

4.2 Kurumlar Vergisi

  • OVP’de şirketler için kurumlar vergisinin geçici süre yüksek tutulması ihtimali gündemde.

  • 2026’da bazı indirimli oranların gözden geçirilmesi bekleniyor.

4.3 KDV ve ÖTV

  • KDV iade süreçlerinde yeni dijital modüller devreye girecek.

  • ÖTV tarafında özellikle ithal ürünler ve akaryakıt üzerindeki vergi yükünün artabileceği öngörülüyor.


🧾 5. Teşvik ve İstisnalar

  • Serbest Bölgeler: İhracata dayalı üretim yapan firmaların kazançlarına yönelik istisna uygulamalarının sınırlandırılması gündemde.

  • Ar-Ge ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri: Gelir vergisi stopajı ve damga vergisi teşviklerinde yeniden düzenleme bekleniyor.

  • Yatırım Teşvikleri: Stratejik yatırımlara daha odaklı hale gelmesi planlanıyor.


🔮 6. 2026 İçin Genel Beklentiler

  • Dijitalleşme: E-fatura, e-defter, e-yoklama ve anlık denetim uygulamaları tüm mükellefler için standart olacak.

  • Emlak Vergisi: Maliyet bedellerindeki artış, taşınmaz vergilerinde hissedilir bir yük getirecek.

  • Vergi Tabanı: İstisnaların azaltılmasıyla daha geniş bir mükellef kitlesi sisteme dahil edilecek.

  • Vergi Gelirleri: OVP’ye göre 2026’da bütçe gelirlerinin önemli bir kısmı vergi artışlarından sağlanacak.


🎯 Sonuç

2026 yılı, Türkiye’de vergi mevzuatı açısından üç temel dönüşümün yılı olacak:

  1. Artan Emlak Vergisi Yükü (Resmî Gazete’de yayımlanan Tebliğ doğrultusunda),

  2. Vergi Dijitalleşmesinin Tamamlanması (e-belge, e-yoklama, dijital denetim),

  3. OVP’nin Vergi Gelirlerini Artırma Hedefi (tabanın genişletilmesi, istisnaların azaltılması).

Mükellefler için bu yıl, sadece maliyet artışlarının değil, aynı zamanda dijital uyum ve sıkı denetim zorunluluklarının öne çıktığı bir dönem olacak.

Türkiye’de Oto Ekspertiz Franchise Sistemi: 2025–2030’da Güven, Teknoloji ve Uyum

Türkiye’de ikinci el araç piyasası büyüdükçe, oto ekspertiz hizmetleri de güvenli alış-satışın temel taşı haline geldi. Özellikle 2020 sonrası hızla artan talep, franchise sistemini bu sektörde hızlı büyümenin anahtarı yaptı.

2025 ve sonrasında ise bu alanda dijitalleşme, regülasyon ve yapay zekâ çok daha belirleyici olacak. Gelin sektörü tüm boyutlarıyla inceleyelim.


1) Türkiye’de Oto Ekspertiz Sektörünün Durumu

📌 Yasal Zorunluluk

Türkiye’de ikinci el motorlu kara taşıtlarının ticareti, özellikle 2018 sonrası getirilen düzenlemelerle daha şeffaf bir yapıya kavuştu.

Ticaret Bakanlığı’nın İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmeliği uyarınca:

  • 8 yaş veya 160.000 km altındaki araçlarda ekspertiz raporu zorunludur.

  • Noter işlemleri öncesinde bu raporun ibraz edilmemesi durumunda satış yapılamaz.

Bu düzenleme sayesinde tüketici korunurken, sektör de resmi bir çerçeveye oturdu.

📌 Tüketici Güveni

İkinci el araç alım satımında en büyük sorunlardan biri gizli kusurlar ve güven eksikliği idi. Ekspertiz raporu artık taraflar arasında bir “güven sözleşmesi” gibi görülüyor.

  • Alıcı, aracın geçmişi ve mevcut durumu hakkında doğru bilgiye ulaşıyor.

  • Satıcı, satış sonrası çıkabilecek ihtilafların önüne geçiyor.

Sonuçta ekspertiz raporu, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda piyasada güven standardı haline geldi.

📌 Pazar Dinamiği

2024 itibarıyla Türkiye’de 2.000’in üzerinde yetkili ekspertiz noktası faaliyet gösteriyor. Bunların önemli bir kısmı franchise sistemine dahil olmuş durumda.

Özellikle büyük şehirlerde, marka bilinirliği yüksek franchise şubeleri daha fazla tercih ediliyor.

Sektördeki büyümenin üç temel nedeni:

  • Yasal zorunluluk: Ekspertiz raporu olmadan satış yapılamıyor.

  • Artan ikinci el araç talebi: Ekonomik koşullar nedeniyle sıfır araç satışlarının düşmesi, ikinci el pazarını büyüttü.

  • Franchise modeli: Standart hizmet, eğitim ve marka güveni sayesinde hızlı şubeleşme sağlandı.

💡 Öngörü (2025–2027): Ekspertiz noktalarının sayısının 3.000’in üzerine çıkması ve pazarın yapay zekâ destekli sistemlerle daha da standart hale gelmesi bekleniyor.


2) Oto Ekspertiz Franchise Sisteminin Avantajları

✅ Marka Güveni

Tüketiciler, tanınmış bir ekspertiz markasına gittiklerinde, objektif ve standart rapor alacaklarını bilir.
Bu güven, markalı şubelerin müşteri kazanımını hızlandırır.

✅ Standart Hizmet

Franchise sisteminde merkez:

  • Tüm şubelerde aynı cihaz, yazılım ve raporlama formatını zorunlu kılar.

  • Bu sayede İstanbul’daki müşteriyle Gaziantep’teki müşteri aynı kalitede hizmet alır.

  • TSE HYB belgesi, bu standardizasyonu yasal güvenceye kavuşturur.

✅ Eğitim ve Teknoloji Desteği

  • Franchise veren markalar, şube açılışından önce teknik personele kapsamlı eğitim verir.

  • Cihaz kullanımı, yazılım güncellemeleri ve raporlama teknikleri düzenli olarak desteklenir.

  • Yapay zekâ tabanlı sistemler sayesinde daha hızlı ve doğru rapor sunulur.

✅ Pazarlama Gücü

Franchise markaları, ulusal çapta reklam kampanyaları düzenler.
Yerel girişimci yalnızca bölgesel promosyonlara odaklanarak müşteri çeker.
Bu sayede müşteri kazanım süresi ciddi şekilde kısalır.


3) Riskler ve Zorluklar

⚠️ Yüksek Başlangıç Maliyeti

  • Dinamometre, süspansiyon test cihazı, boya kalınlık ölçer, motor test yazılımları gibi ekipmanlar çok pahalıdır.

  • Franchise giriş bedeli, dekorasyon ve belgelendirme süreçleri eklenince yatırım küçük sermayeli girişimciler için zorlayıcı hale gelir.

⚠️ Royalty ve Reklam Katkısı

  • Franchise sözleşmelerindeki royalty ve reklam katkı payı, düzenli gider oluşturur.

  • Özellikle düşük müşteri yoğunluğu yaşayan şubelerde kârlılığı azaltabilir.

⚠️ Bağımsızlık Kısıtı

  • Fiyatlandırma, kampanyalar, hizmet paketleri merkez tarafından belirlenir.

  • Tedarikçi seçimi ve yazılım kullanımı franchisor kontrolündedir.

⚠️ Hukuki Sorumluluk

  • Ekspertiz raporundaki hatalar, ciddi tazminat davaları doğurabilir.

  • 6502 sayılı TKHK kapsamında rapordaki eksiklikler “ayıplı hizmet” sayılır.

  • AI tabanlı raporlarda dahi nihai sorumluluk işletmeye aittir.

⚠️ Ek Riskler

  • Regülasyon değişiklikleri ek maliyet getirebilir.

  • Teknoloji bağımlılığı hizmeti sekteye uğratabilir.

  • Rekabet baskısı kârlılığı azaltabilir.

  • KVKK uyumsuzluğu idari para cezaları doğurabilir.

💡 Örnek Senaryo: İstanbul’da açılan yeni bir franchise oto ekspertiz noktası, marka bilinirliği sayesinde açılışın ilk ayında müşteri hedefini %40 daha hızlı yakalayabiliyor.


4) Hukuki ve Düzenleyici Çerçeve

  • 6502 TKHK: Eksik veya yanıltıcı rapor “ayıplı hizmet” sayılır.

  • Ticaret Bakanlığı Yönetmelikleri: 8 yaş/160.000 km altındaki araçlarda rapor zorunlu, rapor sadece TSE HYB belgesi olan işletmelerce verilebilir.

  • Türk Borçlar Kanunu: Franchise sözleşmeleri TBK hükümlerine tabidir.

  • 4054 Rekabet Kanunu: Bölge sınırlamaları ve fiyat politikalarında geçerlidir.

  • KVKK: Araç sahiplerinin verileri yalnızca izinli ve sınırlı amaçlarla işlenebilir.

  • Ek düzenlemeler:

    • Sınai Mülkiyet Kanunu → Marka kullanımı,

    • Türk Ticaret Kanunu → Haksız rekabet, temsil,

    • MYK → Teknisyen belgelendirmesi,

    • TSE → Cihaz kalibrasyonu ve rapor standartları.


5) Dijitalleşme ve Yapay Zekânın Rolü

🤖 AI Destekli Ekspertiz

  • Görüntü işleme ile kaporta hasarları tespit edilir.

  • Ses ve titreşim analiziyle motor durumu değerlendirilir.

📊 Veri Tabanlı Tahminler

  • Araçların geçmiş kayıtları analiz edilerek kaza riski ve km düşürme ihtimali hesaplanır.

🔗 Blockchain Raporlama

  • Raporlar manipülasyona kapalı şekilde blockchain’e kaydedilir.

🌐 Merkezi Veri Havuzu

  • Tüm şubelerin verileri merkeze aktarılır.

  • AI ile piyasa trendleri ve arıza istatistikleri oluşturulur.

💡 Öngörü (2028): AI destekli raporlar noter sistemine entegre edilecek, satış süresi kısalacak ve manipülasyon imkânsız hale gelecek.


6) Franchise Yatırımcısı İçin Yol Haritası

  • 🏢 Marka Seçimi: Güçlü, bilinir markalar tercih edilmeli.

  • 📑 Sözleşme İncelemesi: Royalty, fesih şartları ve rekabet yasağı mutlaka avukatla incelenmeli.

  • 💰 Finansal Planlama: ROI ortalama 24–36 ay.

  • 🌐 Dijitalleşme Hazırlığı: KVKK uyumlu veri yönetimi ve AI sistemlerine yatırım yapılmalı.

  • 👨‍🔧 Personel Eğitimi: Teknisyenler düzenli eğitimden geçmeli.


7) 2025–2030 Öngörüleri

🔮 Olumlu Senaryolar

  • AI tabanlı raporlarla güven artışı,

  • Franchise markalarının güven standardı olması,

  • Yerli markaların Balkanlar ve Orta Doğu’ya açılması,

  • Dijitalleşme ile operasyonel verimlilik.

⚠️ Olumsuz Senaryolar

  • Yüksek franchise maliyetleri,

  • Hatalı AI raporları,

  • KVKK uyumsuzluğu,

  • Regülasyon baskısı.


🤖 AI Tabanlı Ekspertiz Süreci: 5 Adımda Dijital Gelecek

1️⃣ Araç Kabul & Veri Toplama
2️⃣ Kaporta Analizi
3️⃣ Motor & Ses Analizi
4️⃣ Dinamik Test (Dyno)
5️⃣ Raporlama & Noter Entegrasyonu


🎯 Genel Sonuç

Oto ekspertiz franchise sistemi, Türkiye’de ikinci el araç piyasasının güven teminatı haline gelmiş durumda.

2025–2030 döneminde başarı, yalnızca güçlü bir markaya katılmakla değil; aynı zamanda teknolojiye yatırım yapmak, hukuki uyumu sağlamak ve yapay zekâyı doğru yönetmek ile mümkün olacak.

👉 Geleceğin anahtar kavramı: “Güven + Teknoloji + Uyum”


Ek 1: SWOT Analizi 

Güçlü Yanlar
- Yasal zorunluluk
- Tüketici güveni
- Franchise standardı
- TSE HYB

Zayıf Yanlar
- Yüksek yatırım maliyeti
- Royalty yükü
- Bağımsızlık kısıtı
- Hukuki riskler

Fırsatlar
- AI & dijitalleşme
- 3000+ şube potansiyeli
- Yurtdışı açılım
- Veri ekonomisi

Tehditler
- Regülasyon baskısı
- Rekabet & düşük kâr
- Teknoloji bağımlılığı
- KVKK riskleri